Eczanelerde İşlenen Sağlık Verilerinin Paylaşılması Hakkında
Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Hakkında
Önemli Bilgilendirme
Değerli üyelerimiz ve meslektaşlarımız;
Kişisel Verilerin Korunması ile ilgili yasal mevzuat hükümleri gereği eczanelerimizde kayıt altına alarak Medula Sistemine ve eczane programlarına işlediğimiz bilgiler için ciddi bir yasal yükümlülüğe sahip bulunmaktayız. Hastanın kendi bilgisi ve rızası olmadıkça hastaya ait ilaç çıktısı başta olmak üzere, kronik rahatsızlıklarını belirten rapor ve tahlil sonuçlarının üçüncü kişilere asla verilmemesi gerekmektedir.
Hastanın T.C. bilgileriyle ilaç dökümü ya da rapor dökümü alan kişiler bu belgeleri çeşitli şekillerde hasta aleyhine kullanarak hastalara zarar verebilmekte ve bu belgeyi iyi niyet çerçevesinde veren meslektaşlarımız ise hukuken suçlu duruma düşerek yargı süreçlerine muhatap olmakta ve cezai müeyyidelere maruz kalmaktadır.
Bu yüzden; özellikle hastanın isteği ve bilgisi dışında gelen bu taleplerin karşılanmaması, şüphelenilen durumda hastayla irtibata geçilmesi olası bir mağduriyetinizi önleyecektir.
Eczanelerde işlenen sağlık verilerinin paylaşılması hakkında dikkat edilmesi gereken konular için sendikamızın hukuk müşavirliğince hazırlanan bilgilendirme yazısı aşağıda sunulmuş olup bilgilerinize sunarız.
TEİS YÖNETİM KURULU
Eczanelerde İşlenen Sağlık Verilerinin Paylaşılması Hakkında Dikkat Edilmesi Gereken Konular
Eczacılar devamlı olarak özel nitelikli kişisel veri sayılan kişilerin sağlığı ve cinsel hayatı ile ilgili verilerini işlemektedirler. Ayrıca, Veri Sorumluları Sicili’ne de kayıt olmakla yükümlüdürler.
Türk Ceza Kanunu’nun ‘Kişisel verilerin kaydedilmesi’ başlıklı 135. maddesi şu şekildedir:
“Madde 135-(1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Kişisel verinin, kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin olması durumunda birinci fıkra uyarınca verilecek ceza yarı oranında artırılır.”
Eczacıların hastaların kişisel verilerini kaydetmesi kanundan kaynaklanmakta olup ayrıca hastanın rızası aranmaz. Eczacıların ve eczane çalışanlarının gerekli bilgileri alarak reçete muhteviyatını hasta dışında 3. kişilere teslim etmesi yasal olarak mümkün iken teşhis, rapor, ilaç bilgileri,tahlil sonuçları vb. bilgileri 3. kişilerle paylaşmaları mümkün değildir.
Türk Ceza Kanunu’nun ‘Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme’ başlıklı 136. maddesinin 1. fıkrası şu şekildedir:
“Madde 136-(1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Kanun’un 137. maddesinin 1. fıkrasının b bendinde bu suçun “belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmesi halinde, verilecek cezanın yarı oranında artırılacağı” düzenlenmiştir. Ayrıca; verilerin hukuka aykırı olarak verilmesi suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı değildir.
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 12. maddesinde “veri sorumlusunun kişisel verilere hukuka aykırı olarak erişilmesini önlemek, kişisel verilerin muhafazasını sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almakla yükümlü oldukları, veri sorumluları ile veri işleyen kişilerin öğrendikleri kişisel verileri bu Kanun hükümlerine aykırı olarak başkasına açıklayamayacakları, işleme amacı dışında kullanamayacakları ve bu yükümlülüğün görevden ayrılmalarından sonra da devam edeceği, işlenen kişisel verilerin kanuni olmayan yollarla başkaları tarafından elde edilmesi halinde, veri sorumlusunun bu durumu en kısa sürede ilgilisine ve Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na bildirmekle yükümlü olduğu” düzenlenmiştir.
Bilindiği gibi, Türk Eczacıları Deontoloji Tüzüğü’nün 6. maddesi şu şekildedir:
“Madde 6 – Eczacı, hastaların veya hasta sahiplerinin, hastalığın çeşidi veya uygulanan tedavi şeklinin iyi olup olmadığı hakkındaki sorularını, onların maneviyatını yükseltecek şekilde, ümit verici ve teselli edici sözlerle karşılar.”
Ancak; eczacıların hasta yakınlarına destek olmak ve kolaylık sağlamak isterken hastanın sağlık verilerini vermeleri hem Türk Ceza Kanunu’na göre suç sayılmakta ve hapis cezası gerektirmekte hem de 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun’a göre kabahat sayılmakta ve idari para cezası uygulanmaktadır.
Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 18. maddesinin 3. fıkrasında “Hastanın kendisinin bilgilendirilmesi esastır. Hastanın kendisi yerine bir başkasının bilgilendirilmesini talep etmesi halinde, bu talep kişinin imzası ile yazılı olarak kayıt altına alınmak kaydıyla sadece bilgilendirilmesi istenilen kişilere bilgi verilir.” denilmektedir.
Yönetmeliğin ‘Bilgilerin Gizli Tutulması’ başlıklı 23. maddesinin 3. fıkrası şu şekildedir:
“Hukuki ve ahlaki yönden geçerli ve haklı bir sebebe dayanmaksızın hastaya zarar verme ihtimali bulunan bilginin ifşa edilmesi, personelin ve diğer kimselerin hukuki ve cezai sorumluluğunu da gerektirir.”
Kişisel Sağlık Verileri Hakkında Yönetmelik’in 5. maddesinin 3., 4. ve 5. fıkraları şu şekildedir:
“(3) Hiç kimse, sağlık hizmeti sunumu için gerekli olan durumlar haricinde geçmiş sağlık verilerinin dökümünü sunmaya veya göstermeye zorlanamaz.
(4) Sağlık hizmeti sunucuları tarafından; banko, gişe ve masa gibi bölümlerde yetkisi olmayan kişilerin yer almasını önleyecek ve aynı anda yakın konumda hizmet alanların birbirlerine ait kişisel verileri duymalarını, görmelerini, öğrenmelerini veya ele geçirmelerini engelleyecek nitelikte gerekli fiziki, teknik ve idari tedbirler alınır.
(5) Sağlık hizmeti sunucuları, tahlil ve tetkik sonuçları gibi hastaya ait kişisel sağlık verilerini içeren basılı materyal üzerinde gerekli kısmî kimliksizleştirme veya maskeleme tedbirlerini uygular ve söz konusu materyalin yetkisiz kişilerin eline geçmesi hâlinde kime ait olduğunun tespit edilmesini zorlaştıracak diğer tedbirleri alır.”
Yönetmeliğin 8. maddesinde velayet kendisine bırakılmayan tarafın çocuğunun sağlık verilerine erişimi kısıtlanmış, 10. maddesinde avukatların müvekkiline ait sağlık verilerine erişebilmesi için vekaletnamede özel hüküm bulunması gerektiği belirtilmiş, 11. maddesinde ise mirasçıların ölmüş bir kimsenin sağlık verilerine veraset ilamı ibraz ederek erişebileceği düzenlenmiştir.
Hem hasta mahremiyetinin korunması hem de eczacıların ve eczane çalışanlarının olası bir şikayet halinde mağduriyetlerinin önlenmesi için mezkur mevzuat hükümlerine uyulmasını önemle duyururuz.
Av. Yasemin ABASLI
TEİS HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ
Commentaires