RUH SAĞLIĞIMIZ BOZULDU-Ankaralı ya sert yapma
Sağlık Bakanlığı’nın psikolojik şikayetler nedeniyle doktora gidenlerin sayısının dört yılda üç kat artarak dokuz milyona ulaştığını açıklaması tartışma yaratırken, Ankara’daki yedi kata varan artış bir başka tartışmaya neden oldu. 2009’da Başkent’te 73 bin kişi, psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle doktora başvururken bu sayı 2013’te 487 bine yükseldi.
sağlık bakanlığı’nın açıkladığı istatistiklere göre Türkiye’de psikolojik şikayetlerle doktora başvuran kişi sayısı, son 5 yılda 3 kat artarak 9 milyon kişiye yükseldi. Başkent’te ise psikolojik rahatsızlıkları dolayısıyla doktora başvuran kişi sayısı yaklaşık 7 kat artarak 73 bin 370’den 487 bin 29’a çıktı.
2009 yılında Türkiye genelinde 3 milyon 21 bin 361 kişi psikolojik rahatsızlıklar yüzünden doktora başvururken bu sayı 2013 yılında kat artarak, 9 milyon 163 bin 101’e yükseldi. Ülke genelinde en büyük artış yaşanan şehirlerden birisi de Ankara oldu. Başkent’te 2009 yılında 73 bin 370 olan başvuru sayısı 2010’da 215 bin 312, 2011’de 391 bin 568, 2012’de 442 bin 82, 2013’te ise 487 bin 29 olarak tespit edildi.
TELAŞA KAPILMAYALIM
Psikolojik rahatsızlık nedeniyle doktora başvuran kişi sayısının artmasını Ankara Hürriyet’e değerlendiren psikiyatrist Prof. Dr. Cengiz Güleç, şu bilgileri verdi: “Hastaların çok kolayca erişebildiği ve ucuza hizmet alabildiği imkanlar ne kadar artarsa başvuru oranları da artar. Bu, toplumun ruh sağlığı giderek daha da bozuluyor anlamına gelmez. Telaşa kapılmak yerine iyi ayıklamak lazım. Bu artış toplumsal epidemiyolojik taramalarla bir şekilde paralellik gösterdiği taktirde ciddiye alınması gerekir. Diğer şekilde spekülasyon olur. Asıl önemli olan faktör, psikiyatrik rahatsızlıklara dair endişe ve kaygı eskisinden farklı olarak akıl hastalığı ya da delilik olarak görülmediği için birçok insan çekinmeden bu hizmete başvuruyor. Bu da göreceli olarak artış gibi görünür.”
TEİS BAŞKANI SAYDAN: SOSYOLOJİK BİR OLAY
TÜM Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle doktora başvuranların sayısındaki artışı şöyle değerlendirdi: “Demek ki toplumda bir mutsuzluk var, bunun nedeni geçim sıkıntısı olabilir, işsizlik olabilir. Bu sosyolojik bir olay, ekonomik sorunlar toplumdaki sıkıntıyı arttırdı. Rakamlara iyi yönden bakacak olursak hastanın da bilinçlendiğini söyleyebiliriz. Artık konunun uzmanları fazla ve doktora ulaşmak çok daha kolay. Rakamlara bakıldığında sorunlarını doktorla paylaşıp tedavi olmak isteyenlerin arttığı yorumu da yapılabilir.”
KÖKENİNDE CİNSEL SORUNLAR YATIYOR
Bilinen, hissedilen ve tahmin edilen bir durumun Sağlık Bakanlığı’nın verileriyle ortaya çıktığını kaydeden psikoterapist Dr. Cem Keçe, psikolojik görünen birçok sorunun temelinde cinsel problemlerin yattığını savundu. Türkiye’de cinsel sorun yaşayanların önemli bir kısmının hekime başvurmaktan çekindiğini kaydeden Cem Keçe, şunları söyledi: “Bu nedenle cinsel sorunlar çığ gibi büyüyor. Hastalar genellikle ‘İdrar şikâyetim var’, ‘halsizim, yorgunum’ veya ‘hayattan tat alamıyorum” gibi şikâyetlerle hekimlere başvuruyor. Aslında biraz konuşulduğunda, sorun deşildiğinde hekime başvurmadaki asıl amaçlarının cinsel işlev bozuklukları olduğu kolaylıkla anlaşılabiliyor. Bastırılmış cinsellik ve tedavi edilmemiş cinsel işlev sorunları aile ve ilişki problemlerinden sosyal ve psikolojik sorunlara uzanan bir dizi sıkıntıya yol açıyor. Yapılan araştırmalar ülkemizde baş gösteren ve ülke ekonomisini derinden etkileyen olayların, belirsizlik, geçim sıkıntısı ve gelecek kaygısıyla birlikte cinsel sorunlar, korku, endişe, kaygı ve stres gibi olumsuz duyguların yoğun hissedilmesine neden olduğunu gösteriyor.”